5 Nisan 2010 Pazartesi

Karar Verememe Durumu ya da 2 Seçenek Arasında Kalmak

Hayatın belkide, o esnada anlaşılmasada, en eğlenceki kısımlarından biridir karar vermek... Neden derseniz karar verebilmeniz için hem birden fazla seçenek olması gerekir (ki tek bir seçenek var ise kaçınılmaz bir şekilde mevcut olanla yola devam etmek zorundasınızdır) hem de bu seçenekler çoğu zaman bir birini ikame edebilecek kadar kuvvetlidir ama gene de bir tercih yaparız ya da kimi zaman kaçarız ama hayat bizi ne olursa olsun bir seçim yapmaya zorlar.. karar verirken yaşanan "karın ağrısı" verilen karar ne olursa olsun ardından yerini ferahlığa bırakır..

Peki seçim yaparken nelere dikkat etmek gerekir. daha sağlıklı karar verebilmekte belkide en temel mantık "en iyiyi umut etmek ve en kötüye göre plan yapmak"tan geçiyor. bu durum yatırım stratejileri yapılırken belkide değişik formasyonlar alabilir ama neticede bireyin kendi altyapısı, kapasitesi ve öngörüleri sonucunda ortaya koydukları bir çeşit risk analizi ve yönetimini ortaya çıkarmaktadır. Her koyun kendi bacağından asılır..


Yazı-tura kadar net bir ayrım yoktur hayatta ama karar verilen ana kadar soyut bir zeminde yer aldığı için olasıklıklar Schrödingerin Kedisi kadar gerçek! ve hem doğru hem de yanlıştır. Zaten kuantum konusunda bilinen en popüler başlıklardan biride gözlemcinin karar üzerindeki etkisidir. Çok net hatırlamasamda denir ki "Çaydanlığa bakmak, suyun daha çabuk kaynamasını sağlarmış". Bazı zamanlar isteklerimiz, belkide bilinç dışı düzeyde, karar verme mekanizmasının kilidi olabilmektedir. Çoğu insanın hayatında mutlaka enazından bir dönem vardır ki çok istediği bir şey gerçek olmasın..


Sonuç olarak, kısaca, belkide şunu söylemekte fayda var. Yüzlerce senedir genler yolu ile iletilmiş olan karamsarlık, olumsuz düşünme, kaybetme korkusu, kazanıpta kaybetme kaygısı gibi olumsuz düşünceleri en azından yumuşatalım ve olumlu düşünerek kararlarımız üzerinde ne kadar etkili olduğumuz ve verdiğimiz kararların hayatımızı ne şekilde değiştirdiğini de sıkı takipçisi olalım..